Şimdi daha iyi anlıyorum inanma ihtiyacının ve inananların, nasıl kendisinden kâr sağlanabilecek bir ticari meta haline getirilmek istendiğini ve bu çirkin, ahlaksızca tutumla; zavallı masum dilsizlerin, yüzyıllardır nasıl da harcanmış olduğunu. Hani diyorlardı ya, şeytan şeytan diye. Asıl şeytanların kim olduklarını şimdi çok daha iyi anlamış bulunmaktayım.
Onlar, merhametsizliği değil; her canlının hayatına saygı duyulması gerektiğini anlatan, öldürmeyi değil; yaşatmayı emreden bir dini değiştirip; deri ve cesetlerden oluşan kan pazarından, paralarına para katmak istediler. Bu nedenle bütünüyle masum bir şekilde yapılması gereken bir ibadeti, ticari bir skandala dönüştürdüler. Bilmeyen, uyuyan zavallı masum insanları, kirli oyunlarının bir kuklası haline getirdiler. Gerçeği bildiği halde; yanlışı aktarmaya devam eden, din adamı sıfatı ardına saklanarak; insanları o çirkin pazarın talepçisi yapmaya çalışan yaratıklar; hep bahsedilegelen şeytan kelimesinin sözlükteki karşılığından başka bir şey olmasa gerek. Çünkü kurt, kuzu maskesi takmasa; hemen fark edilir. Sinsice ve sessizce sürüye sızabilmek için; sürüden biriymiş gibi görünmek gerekir. Bu yolla, kim bilir kaç insanı dinden çıkarttılar/soğuttular. Kim bilir, kaç insanı hayattan soğuttular! Artık farkındayım asıl şeytanların; masumiyeti kurban etmeye çalışan dost maskeli kişiler olduklarının. Artık farkındayım bu konuda nasıl çetrefilli bir manipülasyon ağı örülmüş olduğunun. İnternet, tv., gazete ve diğer basın organları; oyunlarına çağırmak istedikleri, beyinlerini yıkamak istedikleri kişiler için, bulunmaz bir mecra oldu şimdiye dek. Saf; ya da bu konularda bilgisi olmayan insanım da; bir şey SIRF TV.de yayınlanıyor diye; veya o şeyi söyleyen SIRF ÜNLÜ/İYİ bir etikete sahip diye; o söylenene; ya da gösterilene inanma eğiliminde bulunuyordu hemen. Nasıl bir aldatmaca! Oysa inanma; kapılma öyle hemen, her şeyden önce VİCDANINA SOR; bir düşün: BELKİ DE GÖSTERİLEN; GÖSTERİLMEYE ÇALIŞILAN HİÇBİR ŞEY DOĞRU; YA DA GERÇEK DEĞİLDİR...??
Onlar, merhametsizliği değil; her canlının hayatına saygı duyulması gerektiğini anlatan, öldürmeyi değil; yaşatmayı emreden bir dini değiştirip; deri ve cesetlerden oluşan kan pazarından, paralarına para katmak istediler. Bu nedenle bütünüyle masum bir şekilde yapılması gereken bir ibadeti, ticari bir skandala dönüştürdüler. Bilmeyen, uyuyan zavallı masum insanları, kirli oyunlarının bir kuklası haline getirdiler. Gerçeği bildiği halde; yanlışı aktarmaya devam eden, din adamı sıfatı ardına saklanarak; insanları o çirkin pazarın talepçisi yapmaya çalışan yaratıklar; hep bahsedilegelen şeytan kelimesinin sözlükteki karşılığından başka bir şey olmasa gerek. Çünkü kurt, kuzu maskesi takmasa; hemen fark edilir. Sinsice ve sessizce sürüye sızabilmek için; sürüden biriymiş gibi görünmek gerekir. Bu yolla, kim bilir kaç insanı dinden çıkarttılar/soğuttular. Kim bilir, kaç insanı hayattan soğuttular! Artık farkındayım asıl şeytanların; masumiyeti kurban etmeye çalışan dost maskeli kişiler olduklarının. Artık farkındayım bu konuda nasıl çetrefilli bir manipülasyon ağı örülmüş olduğunun. İnternet, tv., gazete ve diğer basın organları; oyunlarına çağırmak istedikleri, beyinlerini yıkamak istedikleri kişiler için, bulunmaz bir mecra oldu şimdiye dek. Saf; ya da bu konularda bilgisi olmayan insanım da; bir şey SIRF TV.de yayınlanıyor diye; veya o şeyi söyleyen SIRF ÜNLÜ/İYİ bir etikete sahip diye; o söylenene; ya da gösterilene inanma eğiliminde bulunuyordu hemen. Nasıl bir aldatmaca! Oysa inanma; kapılma öyle hemen, her şeyden önce VİCDANINA SOR; bir düşün: BELKİ DE GÖSTERİLEN; GÖSTERİLMEYE ÇALIŞILAN HİÇBİR ŞEY DOĞRU; YA DA GERÇEK DEĞİLDİR...??
Yazar: Telâbeera Arça
Yorumlar
Yorum Gönder