Ağaçlar kireçle boyanmasının veya badana yapılmasının hem çevreye hem de doğaya, ağaçlara faydası var. Bu makalede bu geleneği enine boyuna tartışmaya çalıştık.
Ağaca zarar veren mikrop ve bakterileri öldürür. Ağacı çok aşarı soğuk havalarda ve çok aşırı sıcak havalarda korur. Ağacın çürümesini ve kurtlanmasını önler. Ağacın gövdesinin alabileceği zararları en az düzeyde düşürmeyi sağlar. Hoş, güzel, hijyenik, temiz pırıl pırıl bir görüntü oluşturur.
Ayrıca çok sıcak havalarda da ağacı yanmaya karşı korumak. En büyük etkisi soğuk havalarda ağacı don vurmalarına karşı korumak. Küresel ısınma göz önüne alındığında mevsim değişiklikleri ani don, ani ısı artışları ve azalışları sonucunun doğuracağı etkenler için yararlı etkin bir yöntem.
Gövdeden obur dalların çıkmasını azaltmak için sürülür.
Kireçleme ağaçları güneş yanığından korumak için yapılıyor. Ağaçlar da güneşten yanabiliyorlar. Bu arada odun dokudaki gözenekleri doldurarak kapattığı için, zararlıların yuvalanmasına da engel oluyor.
Eskiden yolların kenarına dikilen ağaçların gece karanlığında (malum ışıklnadırma olmadığından ve araba farları bu kadar kuvvetli olmadığı zamanlarda) yoldaki araçlara yolun gece daha iyi görünmesi amacı ile boyanırdı. Bugün kedi gözü dediğimiz reflektörlerin de görevini görürdü.
Börtü böcek (kabuklu kurt, dip kurt,yumurta lavra, tavşan kemirmesi vs.) çıkmasın yuva yapmasın diye kireçlemeyi tercih edenler var.
Bahar ayları başlamadan önce hava sıcaklığında gelgitlerin yogun olması nedeni ile güneşin sıcaklığını ağacın emip erken çiçek açmasını önlemek amacı ile kireçle gövdeyi badana edenler var. Teorik olarak mantıklı gözükmekte. Ağaca gelen güneş ışınları beyaz renk nedeni ile geriye yansır ve böylece ağaçta çiçek açma süresi gecikir. Don vurma çiçek dökülmesi gibi durumlardan korunma söz konusu olabilir.
Ağacın su ihtiyacını geciktirir.
Akmaların oluştuğu ve çatladığı bölgelere kireç ile badana yapılmasını tavsiye edenler var. tabi akmaları temizledikten sonra. Bu, ağacın yaralarını çabuk kapatmasını sağlayacak, bazı mantar hastalıklarına yakalanmasına önleyecektir.
Sadece göztaşı eriyiği kullanan yada kireçle karıştırıp kullananlarda olmakta.. Fakat göztaşı yani bakır sülfat, tek başına kullanılırsa düşük Ph'ından dolayı bitkimize zarar verebilir. Bu yüzden kireç ile karıştırılarak Ph'ı ayarlanır. Buna bordo bulamacı diyoruz.
Bordo bulamacı veya göztaşı dediğimiz ilaçlar bakır sülfat etkin maddeli kireç ile karıştırılarak 1 ton suya ağaç türüne göre sonbaharda 20-30 kg ilkbaharda 10-15 kg karıştırılarak kullanılır. Burada bahsedilen saf olanlar sanırım hazır bakır preparatlardır. Onların etkin maddesi bakır oksi klorür olarak geçer. 1 tona 4 kg olarak kullanılır ve kireç ile karıştırılmaz. İkisininde yaptığı koruma görevi aynıdır.
Kireç sürüldüğü yüzeyde altına havayı ve kısmen suyu geçirdiği için ağaçlara zarar vermez. yaygın kullanılma nedeni budur.
Bazı insanlar sırf göz zevki için ağaçlara kireç sürmektedir. Ağaçların yarısının beyaz yarısının kahve yarısının yeşil renk olması ağacın daha güzel görünmesini sağlar.
Yanlış bilinenin aksine ağacın gövde gözeneklerini kapatmaz, ağacın nefes almasını kısıtlamaz. Hava ve nem dengesini korur. Evlerin duvarlarında kireç boya ve badana olarak çok uzun yıllar kullanıldı. Şimdi kullanılan kimyasal plastik ve yağlı boyalar duvarın hava almasını engeller. Isı ve nem dengesini bozar, yaşayan yapıların ve yapıtların daha kısa ömürlü olmasını sağlar.
Evlerde de mümkünse tavanlara plastik boya yerine kireç yapsak, mis gibi koksa. Bahar havasına karışsa, akşamüstü iş dönüşü yorgun gözlerimizi sakız gibi bembeyaz kireçli tavana diksek veöylece uyusak..
Gerçekten odalarımız plastik boyalar yerine kireç olsa da odalarımız nefes alsa.
YanıtlaSil