Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Psikoloji etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Toplumsal Yozlaşmanın Temelinde BENCI'lik Yatar

Farklı kültürle tanışmak ve o kültürlerin iyi olan taraflarını(!) almak tabi ki günümüz dünyasında bir çok insanın uyguladığı şeydir. Özellikle iyi olan taraflarını diyorum çünkü insan bir eylemi gerçekleştiriyorsa muhtemel kendi düşünce yapısı bunu doğru ve en iyi seçenek olarak gördüğü için yapıyordur.  Aynı zamanda kişiden kişiye değişen iyilik kavramı söz konusu iken insanların globalleşen dünyada, bilimsel araştırmalarla zihin kontrolü yapıldığı bir zamanda neyin iyi ve neyin kötü olduğuna karar vermesi hayat tecrübesi, analitik düşünebilme becerisi gerektiren bir şey ve gençlerin de bu anlamda aileler tarafından iyi eğitilmesi en önemli noktalardan bir tanesidir. Diğer önemli nokta ise değerlerimizdir. Nasıl her insanın bir kişiliği kendine özel sınırları varsa, aynı şekilde toplumların da var. Ve biz belirli topluluklarla yaşayan ölümlüler olarak hayatımızı devam ettirdiğimizi göz önünde bulundurarak geçmişten gelerek evrimleşmiş toplumsal normlar konusunda daha anl

Mutluluğun Anahtarı Mutlu Edebilmektir!

Mutluluk ayna nöronlar sayesinde çoğalır. Bir insanı mutlu edebildiğinizde onun mutluluğu ile siz de mutlu olursunuz. Etrafınızda mutlu insanları gördükçe ve bu mutluluğu paylaşa bildiğinizde hiç şüphesiz dertlerinizi unutursunuz, daha pozitif bir bakış açısıyla dünyaya bakarsınız. Biliyor musunuz?  İnsanlara verebileceğiniz özel armağanlar var ve bunlar için üstelik para harcamanıza da gerek yok! Size bunları sayayım. 1) Dinleme.. .  Ama gerçekten dinleyin. Kesmeden, hayal kurmadan, vereceğiniz cevabi düşünmeden... Can kulağıyla dinleyin. 2) Sevgi...  Kucaklamalar, öpücükler, sırt sıvazlamalar ve el tutmalar konusunda cömert olun. Bu ufak hareketler aileniz ve dostlarınıza olan sevginizi daha açik göstermenizi sağlayabilir. 3) Kahkaha... Fıkra anlatın, neşeli hikayeleri paylasın. Bu armağanınız "seninle birlikte gülmeyi seviyorum" anlamına gelir 4) Yazılı bir Not... Basit bir "Yardımın için teşekkürler" notu, ya da belki

Zayıf Erkek Psikolojisi

Bakire kadınlar istiyorsunuz çünkü cinsel performansınızda ki başarısızlığın kıyaslanmasını istemiyorsunuz. Edilgen ve tecrübesiz kadınlardan eş istiyorsunuz, çünkü hizmetinizi yaparken sözünüz geçsin istiyorsunuz. Her kadın bedenine hakkınız var gibi bakıyorsunuz, sahip olduğunuz kadınlara da başka erkekler aynı şekilde bakacak diye kadınlara hayatı zehir ediyorsunuz. Ben sana güveniyorum da çevreye güvenmiyorum diyenleriniz az değildir. Aşağılık kompleksinin adı oluverir kıskançlık, kıskançlığı sevgi yapan geri zekalılık. Özgür düşünen, güçlü, kişilikli kadınlardan korkuyorsunuz, çünkü ne kadar aciz olduğunuzla yüzleşmekten kaçıyorsunuz. Bir erkek her haltı yediğinde görmezden geliyorsunuz, ama bir kadın ''bedenim benimdir sana ne dese'' adını çıkartmaktan hiç gocunmuyorsunuz. Ahlakı kişilikte kaybettiniz, kadının apış arasında arıyorsunuz. Namusunuzu kadın kazandırır, nasıl bir erkek olduğunuz kadına göre ölçülür. Utanmanız

"Seni Seviyorum" Bir Araç Değildir

Bir grup kadın “Kocanızla sevgi dolu bir evlilik yaşayabilirsiniz” konulu bir seminere giderler. Semineri yapan psikolog sorar: –“Kaçınız kocasını seviyor?” Bütün eller kalkar. Psikolog tekrar sorar: “Bunu ona en son ne zaman söylediniz?” Bazıları “bugün” der, bazıları “dün”, bazıları hatırlamaz. Psikolog kadınlara cep telefonlarını çıkarmalarını ve kocalarına “Seni seviyorum” mesajı göndermelerini, sonra da telefonlarını birbirleriyle değişmelerini ve gelen cevapları sesli olarak okumalarını ister… Kadınlar söyleneni yaparlar ve beklerler. İşte kocalardan gelen cevaplardan bazıları: – “Ne oldu? hasta mı oldun?” – “Ne demek istiyorsun?” – “?!?” – “Yine arabayı mı çarptın?” – “Yine naptın? Bu defa affetmeyeceğim.” – “Kaç para lazım?” – “Beni mi? Annen mi geldi?” – “Kimsiniz?” Yani, buradan çıkarılacak ders, "Seni Seviyorum" gibi ilişki için kutsal sözlerin değerini düşüren kadınlardır.