Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Araba etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

İkinci El Araba İlanlarının Vazgeçilmez Kandırma Cümleleri

Bunlar okumadan kesinlikle araba almayın diyorum. Özellikle internetten araba arıyorsanız sıkça karşılaştığınız cümleleri derlemeye çalıştım. Siz siz olun sonradan pişman olmamak için bazı anahtar cümlelere karşı hazırlıklı olun. 1 - Arabayı bilen biliyor Kimse Bilmiyor, sadece eniştesi ile kayınçosu biliyor ) 2 - 60000 hasar kaydı var . Sigortadan para almak için şişirmişler He gardaş he, sen alırken yedin biz de yiyelim... 3 - Gereksiz muhabbet yapmayın kalp kırarım . Hiç soru sorma, konuşmadan arabayı al git, kurtar beni bu arabadan 4 - Keyfi olarak komple boyattım Keyifle kazıklayacak... 5 - Mal benim istediğim fiyatı yazarım. Para bizim değil sanki, biz de istediğimiz arabayı alırız 6 - Bilgiler Cepten Verilecektir. Araba MİT'te çalışıyor, FBI da arabanın peşinde, araba bilgilerinin bu yüzden açıklanması sakıncalı. 7 - Araba sadece uzun yol da kullanıldı. Araba uzun yolda 2 teker üstünde gidiyor ve %50 yıpranıyor 8 - Garaj arabası km 350.000! Al

Araba Tercihini Etkileyen Faktörler

Dünyada bir çok araba markası var ve bunlar genellikle bir çok özellikleri göz önünde bulundurularak kategorize edilir. Maalesef söylemem gerekiyor ki, ticari reklamların bir çoğunun ürettiği içerikler ve araba sıralamaları sipariş üzerine yapılıyor. Bu da maalesef kullanıcıların hem doğru ürüne erişmesini, aynı zamanda da iyi hizmet alamamasına neden oluyor. Bu doğrultuda bu makalenin sipariş doğrultusunda değil de tamamen kendi tecrübelerim ve konuştuğum bir kaç araba tamircisinin konuşmaları doğrultusunda yazdığımı söylemem lazım.  Genel olarak dünya piyasasına baktığımızda Alman üretimi ve Japon üretimi arabaların gerek dayanıklılık gerek konfor, gerek yakıt tüketimi ve bir çok kategoride en üste olduğunu söylememiz yanlış olmaz. Zira bir çok bağımsız istatistik kurumlarının araştırmalarını incelediğimizde ve satış rakamlarını göz önünde bulundurduğumuzda söylediklerimizin gerçeklik payını siz de anlamış olursunuz. Kalitenin de bir bedeli var ve bir çok Alman marka araba fiya

Artık Arabalar da Akıllı!

Turkcell Kopilot ile Arabanızın ve Sevdiklerinizin Güvenliğini Sağlayın! Varsayalım insan soyu kaldırılıp her şeyin kendiliğinden gelişip olgunlaştığı, sütlerin balların yerden kaynadığı, yiyeceklerin dallarından koparılmayı beklediği, herkesin gönlünden geçirdiğini hiç vakit kaybetmeksizin önünde bulduğu ve elde etmekte hiç zorlanmadığı bir Utopia ülkesine götürüldü. O zaman ne yaparlardı bu insanlar? Schopenhauer’un Hayatın Anlamı adlı eserinde bahsettiği bu durum aslında sahip olduğumuz şeyler üzerinde uygulanabilse çok daha ağrısız dönemler geçirip asıl odaklanmak veya ilgilenmek istediklerimize daha fazla zaman ayırabiliriz.  Şehir hayatında araba sahipliği de aslında biraz bu alana giriyor. Sahip olduğunuz arabada aklınız kalmadan geçireceğiniz zamanları veya siz arabada değilken sevdiklerinizin güvenliğini sizin yerinize düşünen birisi olsa nasıl olurdu? İşte Turkcell’de bu ihtiyaçtan yola çıkarak Kopilot’u geliştirmiş. Kopilot’un benzersiz özelliklerinden yara

Delilerin Salaklarla İmtihanı

Adamın birisinin, arabasının lastiği tam tımarhanenin önünde patlar. Adam arabayı kenara zor yanaştırır. Sonraki işlem malum.. Kriko, stepne, bijon anahtarı ve tekeri söker. Ama söktüğü 4 bijon da yuvarlanıp yağmur mazgalına düşer. Mazgal açılır gibi değil, bijonlar görünmüyor bile. Adam bir sağına bakar, bir soluna bakar, çaresiz kaldırımda oturup düşünmeye başlar... Olayı en başından beri tımarhanenin demir parmaklıklı penceresinden izleyen bir deli, seslenir; - Ula salak! Sen ne yapıyorsun orada öyle? - Sorma birader, lastik patladı ve değiştirirken bijonları mazgala düşürdüm. - Düşündüğün şeye bak! Diğer lastiklerden birer tane bijon çıkar. Hepsi 3 bijonlu olsun. Seni, lastikçiye kadar idare eder. Adam hemen denileni yapar. Ve akıl hastanesindeki deliye seslenir: - Senin ne işin var tımarhanede? Delinin cevap müthiştir.. - Biz burada delilikten yatıyoruz kardeşim, salaklıktan değil ! . .

Arabaya binmiş seni bekliyor...

Adamın birinin çok sevdiği bir koyunu varmış. Bu koyun hiç gebe kalamıyormuş. Adam, komşu köyde birinin koçu olduğunu ve hangi koyunla çiftleşirse hamile bıraktığını duymuş. Bunun üzerine koyununu el arabasına koymuş, çıkmışlar yola, köye vardıklarında selam verip adamın yanına yaklaşmış. -Yahu kardeş senin koçun methini duydum koştum geldim. Hele bizim koyuna da bir çare. -Aman kardeş lafımı olur. Amma 30 liranı alırım. -Tamam. Neyse çiftleşme gerçekleşiyor ve adam koyunu tekrar el arabasına koyup giderken koçun sahibine soruyor: -Hamile kalıp kalmadığını nereden anlayacağız? -Yarım sabah ahıra girince bak. Koyun eğer yatıyorsa hamiledir. Yok ayaktaysa hamile değildir. Neyse sabah oluyor adam bir heyecanla ahıra koşuyor. Bakıyor ki koyun ayakta. Ulan diyor yine tutmadı. Karısı demiş ki bi daha götür. Adamın bir ümit koyunu tekrar el arabasına bindirip gitmiş. Bu sefer 40 lira alıyor koç sahibi. Ertesi sabah adam koşa koşa ahıra gidiyor ki bir de ne görsün koyun yine ayakta. Adam