Ana içeriğe atla

Karanlık Madde

İlk olarak 1932'de Jan Hendrik Oort ve 1933 yılında, Kaliforniya Teknik Enstitüsünden İsviçreli astrofizikçi Fritz Zwicky tarafından öne sürülmüştür. Fritz Zwicky'nin gözlemi ve iddiası kırk yıl boyunca hiçbir ortamda ciddiye alınmamıştır.

1970 yılında Washington Carnegie Enstitüsü'nden Vera Rubin ve arkadaşları tarafından karanlık maddenin varolduğuna dair en güçlü kanıt olan Sarmal Gök ada eğilimleri incelenmiştir. İlk başlarda Vera Rubin de Fritz Zwicky ile benzer bir kaderi paylaşarak, uzun yıllar ciddiye alınmamış, hiçbir ciddi yayın organı çalışmalarına yer vermemiştir.

Ağustos 2006'da yayınlanan, 150 milyon yıl önce gerçekleşmiş olan iki gök ada kümesinin çarpışmasına dair gözlem, karanlık maddelerin varlığına dair daha somut bir kanıt oluşturmuştur. Çarpışma sırasında sıcak gazlar arasında bir etkileşim olmuş ve daha sonra merkeze yaklaşmışlardır. Gök adalar ve karanlık madde etkileşime girmemiş ve merkezden uzak kalmışlardır.

Özetle 1970'ler Evren'deki maddenin yüzde doksanının görünmez olduğunun keşfedilmesiyle karanlık madde iddialarının güçlendiği yıllar olmuştur. Günümüzde ise hemen hemen tüm astrofizikçiler karanlık maddenin varlığını kabul ederler.


Karanlık madde; astrofizikte, elektromanyetik dalgalarla (radyo dalgaları, gözle görülebilen ışık, x-ışınları, vb.) etkileşime girmeyen, varlığı yalnız diğer maddeler üzerindeki kütle çekimsel etkisi ile belirlenebilen maddelerdir.

Bilim dünyasında bir süre nötrinoların karanlık maddeyi oluşturan şeyler olabilecekleri düşünüldü; ancak Super-Kamiokande dedektörü tarafından yapılan tespitler sonucunda nötrinoların karanlık maddeyi oluşturmak için yeterli özelliklere sahip olmadığı ve yeterli miktarda bulunmadığı anlaşıldı.

Nötrinolar dışında axion ve wimp gibi varlığı kanıtlanmayan teorik parçacıklar da karanlık maddeyi oluşturduklarına dair en büyük adaylar arasındalar.

Buradaki karanlık kelimesi aslında "aydınlık" kelimesinin zıt anlamlısı olarak kullanılmıyor tam olarak, nitekim öyle olsaydı tespiti muhtemelen daha kolay olurdu; çünkü gözle göremiyor olduğumuzdan karanlık sansak bile diğer dalga boylarında salınım yapmasından dolayı tespit edebilirdik. Ancak hiçbir dalga boyunda kendisinden bir sinyal alamadığımız için, biraz da popülist bir yaklaşımla kendilerine "dark matter", yani "karanlık madde" adı verilmiştir.

Karanlık maddelerin varlığını nasıl belirlediğimize gelince; gök adaların döngüsel hızlarından, gök adaların diğer gök adalar içerisindeki yörüngesel hızlarından, geri planda yer alan maddelere uyguladığı kütle çekimsel mercekleme özelliğinden ve gök adaların içerisindeki sıcak gazların sıcaklık dağılımından yararlanıyoruz.

Evrenin yaklaşık %70-75'ini karanlık enerji, %20 civarlarında bir bölümünü ise bu karanlık madde oluşturuyor (Kalan kısımsa gördüğümüz tüm galaksiler, yıldızlar, gezegenler, kuasarlar gibi gök cisimlerinden oluşuyor). Bu kadar yüksek bir miktar söz konusu olduğundan bilim dünyası için oldukça önemlidir.


Karanlık enerjinin tüm evrenin her tarafına eşit miktarlarda yayıldığı düşünülüyor, karanlık madde için böyle bir durum söz konusu değil. Tabi bu bilgi, ikisini ayıran yan faktörlerden biri. Temel farklılık ise; karanlık maddenin galaksilerin oluşmasını ve dağılmadan kalabilmesini sağlaması, karanlık enerjinin ise evrenin hala daha da hızlanarak genişlemesini sağlıyor olması. Yani biri daha küçük boyutlarda etkili, diğeri daha makro boyutlardadır.

Burada önemli bir soru daha akla geliyor. Karanlık madde ile karanlık enerji birbirlerine dönüşebilir mi?

Hayır, en azından şimdiki bilgimiz dahilinde dönüşemezler. İkisinin de "karanlık" şeklinde adlandırılması ve Einstein'ın enerji-madde denklemi nedenleriyle bir çok kişi bu ikisinin birbirinin formu olduğunu düşünmekte ancak işler öyle değil; çoğu biliminsanı ikisini tamamen ayrı şeyler olarak düşünüyorlar. Çoğu dedik, çünkü ikisi arasında bağlantı olduğunu düşünen bilim insanları da var.

Ancak şunu da eklemek gerek; karanlık madde denilince akla direkt "madde" gelmemesi lazım. Çünkü karanlık madde elle tutulur bir şeylerden oluşmuyor; sadece bir alanda büyük miktarlarda toplandığında normal maddeymişçesine yerçekimsel etkiler yaratabiliyor.

Bu noktada kara delikler ve karanlık madde arasındaki ses benzeşmesinden dolayı da bir kaç cümle söylemek istiyorum.

Kara delikler tespitleri yapılabilen gök cisimleridir, dolayısıyla görünür madde içerisine dahil edilirler. Karanlık maddeyi ise daha önce de söylediğimiz gibi tespit edemeyiz, sadece yaptığımız araştırmalar neticesinde görünür madde miktarının olması gerekenden inanılmaz miktarlarda düşük olması neticesinde ortada göremediğimiz bir karanlık maddenin olduğunu varsayarak kabul ederiz.

Karanlık maddeyi gözlemlemek için kullanılan özel yöntem vardır. Bu yöntemi bilim insanları uzaktaki gök cisimlerini incelerken eğer olması gerekenden daha az görünen madde miktarı tespit ederlerse kullanıyorlar. Eğer orada karanlık madde bulunuyorsa, gelen ışığın da eğilmiş/bükülmüş olması bekleniyor. Böyle bir durum olduğunda orada karanlık maddenin var olması gerektiği düşünülüyor. 

Bilim insanları son zamanlarda karanlık maddeyi gözlemleyebilmek için yeni teoriler ortaya atmaktadır. Konuyla alakalı makaleye de burada erişebilirsiniz.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Azərbaycan Dilində Vurğu Qəbul Etmeyen Şekilçiler

Sözlərdə hecalardan birinin digərlərinə nisbətən daha qüvvətli deyilməsinə heca vurğusu deyilir. Üzərinə vurğu düşən hecaya isə vurğulu heca deyilir. Azərbaycan dilində vurğu adətən söz sonuna düşür. Söz şəkilçi qəbul ederkən vurğu adətən şəkilçinin üzərinə keçir. Məsələn: çiç ə k - çiçəkl ə r - çiçəklərd ə n məkt ə b - məktəbl i - məktəblil ə r - məktəblilərd ə n Buna baxmayaraq dilimizdə bir sıra şəkilçilər var ki onlar vurğu qebul etmirlər. Bu məqalədə Azərbaycan dilində vurğu qebul etməyən şəkilçilər incələnəcək ve bu şekilçilərin hansı hallarda vurğu qebul edib hansı hallarda vurğu qebul etmediyi araşdırılacaqdır. Eyni zamanda bildirmək istəyirəm ki vurğu ilə bağlı daha geniş və ətraflı məlumat üçün Azərbaycan Dilində Vurğunun Praktik Məsələləri adlı məqaləyə də nəzər yetirə bilərsiniz.  1. İsimlərdəki şəxs(xəbərlik) şəkilçiləri Məsələn: müəli'məm müəli'msən müəli'mdir müəli'mik müəli'msiniz müəli'mdirlər Qeyd: -dır4 ...

Ağaçlar Kireçle veya Badana İle Neden Boyanır?

Ağaçlar kireçle boyanmasının veya badana yapılmasının hem çevreye hem de doğaya, ağaçlara faydası var. Bu makalede bu geleneği enine boyuna tartışmaya çalıştık. Ağaca zarar veren mikrop ve bakterileri öldürür. Ağacı çok aşarı soğuk havalarda ve çok aşırı sıcak havalarda korur. Ağacın çürümesini ve kurtlanmasını önler. Ağacın gövdesinin alabileceği zararları en az düzeyde düşürmeyi sağlar. Hoş, güzel, hijyenik, temiz pırıl pırıl bir görüntü oluşturur. Ayrıca çok sıcak havalarda da ağacı yanmaya karşı korumak. En büyük etkisi soğuk havalarda ağacı don vurmalarına karşı korumak . Küresel ısınma göz önüne alındığında mevsim değişiklikleri ani don, ani ısı artışları ve azalışları sonucunun doğuracağı etkenler için yararlı etkin bir yöntem. Gövdeden obur dalların çıkmasını azaltmak için sürülür. Kireçleme ağaçları güneş yanığından korumak için yapılıyor. Ağaçlar da güneşten yanabiliyorlar. Bu arada odun dokudaki gözenekleri doldurarak kapattığı için, zararlıların yuv...

Medyan (Ortanca) Nedir? Nasıl Hesaplanır? Nerelerde Kullanılır?

Medyan işlemi olasılık hesaplamalarında sıkça kullanılan bir sayı dizisinin ortalamasını hesaplamak için alternatif yöntemlerden bir tanesidir. Ortanca medyan işleminin diğer adıdır. Matematiksel olarak medyan işlemi bir sayı dizisi küçükten büyüğe sıralayarak ortada kalan elemanı medyan değeri olarak belirleme işlemidir. Örnek verecek olursak: 2, 1, 5, 4, 5, 1, 2, 3, 5 serisi sıralanırsa 1, 1, 2, 2, 3, 4, 5, 5, 5 serisi elde edilir. Bu seri 9 elemanlı olduğundan ortadaki, yani 5. eleman (medyan) olacaktır. 5. eleman 3 sayısıdır. Yani ortanca değeri 3'dür Eleman sayısı tek sayı olan bir seride medyan değerin sırasının hesaplaması şu şekilde formüle edilir. Medyanın Sırası = (Eleman Sayısı + 1) / 2 Bu formülü yukarıdaki örneği uygulayacak olursak; Medyanın Sırası = (9 + 1) / 2 = 5 Veri serisi eleman sayısı bir çift sayı ise bu durumda serinin 2 medyanı olacaktır. Örneğin 2, 1, 5, 4, 5, 1, 2, 3, 5, 4 serisi sıralandığında 1, 1, 2, 2, 3, 4, 4, 5, 5, 5 s...