Bu ifade, 2000'li yıllarda kaleme almış olduğumuz bir yazının başlığı. O dönemde Atilla Kaya Ülkü Ocakları Genel Başkanı idi. Sustu. MHP, planlı ve sistemli bir şekilde 'ülkücü çizgiden' uzaklaştırılırken, ülkücüler birer birer 'kapının önüne' konulurken sustu. Kendisi sustuğu gibi 'konuşanların' da ya 'fiziki şiddet' yahut 'manevi baskı' ile susturulmasına seyirci kaldı. Milletvekili oldu. Genel Başkan Yardımcısı oldu. Sonunda 'olup biten ihanetler' karşısında 'vicdanının sesinin' baskısına daha fazla dayanamayarak konuşmaya kalkıştı. Hem 'milletvekilliğinden' hem de 'genel başkan yardımcılığı' koltuğundan oldu. Ve ilk fırsatta da Dr. Devlet Bahçeli'nin emri üzerine 'gözünün yaşına bakılmadan' ömrünü verdiği MHP'den ihraç edildi. Atilla Kaya, şimdi 2000'li yıllarda bizim kullandığımız 'aynı cümleler' ile ülkücülere hitap ediyor. Ve diyor ki: "MHP'den ihraç edilenin sadece b
Karabağ Azerbaycandır!